İlhan Koçulu’nun Yaylalardan Sofraya Taşıdığı Peynir Destanı

Bu bir peynir değil, bir irade, bir direniş, bir duruş ve bir Anadolu hikâyesidir.

Doğu’nun sert rüzgârına, batının endüstriyel hızına boyun eğmeyen bir adam:

İlhan Koçulu.

Kars’ın 2.000 metreyi aşan yaylalarında, atadan kalma peynir geleneğini yeniden ayağa kaldıran bir ustadır o.

Gravyeri yalnızca üretmez; onu anlatır, onu savunur, onu yaşatır.

Bu peynir, sabah sağımında buğusu tüten çiğ sütle, dağ çiçekleriyle beslenen ineklerden, mahzen serinliğinde geçen aylarla yapılır.

Her bir gözeneği, doğanın sabrını ve İlhan Ağabey'in inancını taşır.

Altın sarısı kabuk, iri gözlü yapı, tok gövdeli lezzet,

Minimum 10 ay olgunlaştırma,

Yerli maya, yerli toprak, yerli vicdanla üretim.

Kars Gravyeri,

İlhan Koçulu’nun yeryüzüne, hayvana, çiftçiye ve süte olan sadakatinin somut hâlidir.

Her diliminde bir yayla yürüyüşü, her çiğneyişte uzak dağlardan gelen soğuk bir rüzgâr duyulur.

Kuru meyvelerle, fındıkla, ve keyifli akşamlarda…

Ya da sadece tahta bir bıçakla dilimlenerek sadece keyifle, sessizce yenmelidir.